Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü – Tiyatro

Hayatımda tek gittiğim tiyatro. Hem tek buna gittim hem de tek gittim. Yazık oldu! 🙁 Neyse! Mahir İpek’in başrolde olduğu Dario Fo oyunu salonca bize çok iyi geldi. Oyun bittiğindeki salondaki coşku harikaydı. Mahir İpek sürekli seyirciyi selamlamak üzere sahne arkadaşları ile gitgel yaptılar, seyirci tabi ki boş bakmadı. Aynı sevgi ve saygıyla karşılık verdiler. Verdik daha doğrusu 😅 Neyse oyundan bahsedelim. Bu arada verdiğim bazı küçük bilgiler yanlış olabilir. Hiç araştırmadım. Bu blog yazısı sadece izlediğim tiyatro oyunundan ne anladıysam odur.

Oyun bir anarşistin, bu anarşist mevcut yönetime baş kaldırı yapan bir anarşist, adaletsiz ölümünü, bu ölümü gerçekleştiren polisleri ve bir deliyi konu alıyor. Polisler anarşisti öldürmüş ama bu ölüm halktan saklı yapılmış. Sadece halktan da değil mevcut hukuksal yönetimden de gizli. Polisler işi yırttık derken ana karakter olan bir deli geliyor ve hikaye gelişmeye başlıyor. Bu deli harbiden deli. Bir alışkanlığı ise kılık değiştirerek çeşitli rollere bürünüyor. Bu oyunda ise hakim oluyor. Tesadüfen anarşistin ölümüyle ilgili arşiv dosyasını görüyor. Bu işte bir iş olduğunu anlıyor ve hakim, savcı, adli tıp uzmanı gibi karakterlere giriyor ve polisleri oyuna getiriyor. Oyun sonunda şu dizeleri Mahir İpek’in ağzından duyuyoruz:

“Başımız dimdik yürüyoruz, çünkü boğazımıza kadar boka battık.”

Deli

O kadar olay yaşadık ki boğazımıza kadar boka battık. Bu yaşadığımız bokları “özgürce” konuşabiliyoruz ki başımız dik. Sonsuza kadar sürekli olay yaşansın, yaşatılsın, oynansın… Böyle olsun ki mevcut hükümet ne halt yerse yesin halkın dikkati buraya kaçmasın.

“Sonsuz skandallar sonsuz iktidarlar yaratır.”

Deli

Halka sürekli konuşacağı bir şey vermezsen senin foyan ortaya dökülür. O yüzden sürekli skandalları sal.

Daha fazla kulağa hoş gelen ilgili replikler için eserin 1000kitap sayfasına bakabilirsiniz.

Bir cevap yazın:

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir